Birçok hemcinsimin, aldım elime örgümü, ilmekleri attıkça
derdim dağıldı oh bir rahatladım, kafayı boşalttım dediğini duymuştum.
Çınnn! Al bana son zamanlarda aranan taze eylem içeriği!
Benim eksiğim mi var? Yoo, örgü örmeyi zaten biliyorum, geçen yıl çalışmadığım dönemde berede bir dünya markası olmama beş kala iş bulmuştum da bırakmıştım şişi, yumağı. Ayrıca bahsi geçen meditatif yönü hiç fark etmemiştim. Dedim herhalde işin özü birkaç saatte bitecek mini parçalardan ziyade proje çalışmalar, e deneyim canım ne olacak. Basit bir kazakla yola çıkmaya karar verdim.
Oyuna geldim! Resmen oyuna geldim!
Sırayı
çıktıkça elimdeki parçayla birlikte kafamdaki bulutlar da iyice büyüdü sanki.
Baktım hem örüyorum hem de tıkır tıkır düşünmeye devam
ediyorum ikinci projede biraz daha alengirli bir model denemeye karar verdim. Çünkü bunlarda
oh örneği kurdum gerisi rahat kafası yok. Bir ilmek kaçarsa gitti, sökmeye de
sökemezsin sonra toplaması yeniden örmekten zor. Kısacası çok afedersiniz, nah açarsın çeneyi.
Mis gibi bir model buldum, kitaba baka baka örneğin nasıl
kurulacağını sonra da nasıl devam edeceğini bir güzel öğrendim. İp zaten hazır,
aldım elime 4 numara şişleri, attım sırt boyu ilmekleri. Başladım örmeye. Evet kendimcim bak gördün mü, keramet alttan üstten gitmeli, kesmeli artırmalı modeldeymiş. Evet evet bence de bitince güzel olacak. Ohh gelsin artık “örgü meditasyonu”
günleri. He-heyt çözdün bu işi de kızım gazımı verdikten sonra şevkle ilmekleri
örmeye devam ettim.
Sonuca gelecek olursak bir taşla iki kuş! Artık aynı anda hem alengirli
model örebiliyorum hem de konu dışı şeyleri düşünebiliyorum. Ayrıca hiç ilmek
şaşmıyorum.
Ah ne ala!!!
Şişlerimle bırakın beni.
Ühü ya ühü ühü :(
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder